Av mı Yoksa Avcı mısın?

Av-avcıAnnemizin acılar içinde doğurduğu o insan değiliz artık. Kapladığımız alan büyüdükçe dikkat çekmemiz kolaylaştı. Ve her av gibi avcılarımız oldu bizi paramparça eden ve her av gibi avlarımız da oldu, paramparça ettiğimiz. Doğanın kanunu böyleydi. Aç kalmamak için tuttuğumuzu parçalamalıydık. Cüssene göre, kimine av kimine avcı oluyordun. Hayat bu kadar basitti. Kendini kamufle et, aç kalmamak için parçala.

Çok canın yanar her seferinde bilir bunu herkes ama yaşamak denen bir gerçek var öyle kolay vazgeçilmiyor. Parçalarını topluyorsun her seferinde senden ne kaldıysa artık. Boşluklarından geçiyor yağmur. Sırılsıklam ve aç yürümeye devam ediyorsun, yaşıyorsun bir şekilde hem ölüp hem öldürürken yaşıyorsun biraz biraz.

En çok geceleri zorlanıyorsun. Kendinle en çok o zaman yalnız kalıyorsun. O sana bakıyor, sen ona… Gözlerinizde bir hiçlik oynuyor çığlıklar içinde birşey geçiyor sözlerinden hemen susuyorsun. Ağzını kapatıyorsun son avdan kalan bir parmak sarkıyor dudaklarından, aceleyle ağzına tıkıyorsun. Sonra koca bir sessizlik… Dönüp duruyor kendine yüzün, rahatsız ediyor kendi kendini.

Çirkin, yamalı halinle bakarsın annenin seni sarıp sarmaladığı o ilk haline, iki damla düşer dünya kırılır gözlerinde. Bunca kötülüğün arasında annenin kollarından kaçırılman ilk değildir. Her seferinde daha çok hırpalanır ama daha az acı duymaya başlarsın. Acı böyle kanıksatır kendini, etlerine.Dönersin sen, biri gelir alır sonra sen yine dönersin…

Hayat için nefes almak en birincil şarttır. Aldığın her nefes göğüs boşluklarını şişirirken kemiklerinin çatırdağını duyarsın. Bazen o acıyı duymamak için nefesini tutarsın ama canın, atılır önüne açar ağzını sonuna kadar, yıkılırsın.

Çok kötü insanlar var diye sessizce yürürsün yolunda. Ama kuru bir dal parçasına basarsın tüm yüzler sana döner, yakalanırsın. Birkaç parçanı daha kaybedersin, böyle böyle senden geriye koca bir hiç kalır. Görünmezsindir artık.

Bir şeye bakakalırsın çoğu zaman. Kıpırdayamazsın olduğun yerden. Sanırsın ki hareket etmezsen geçip gider, bırakır seni. Seni yok saya saya parçalar o şey. Şeyin dişlerimi en çok canını yakar yoksa gözleri mi tam bilemezsin. Sadece bitsin istersin. ’Çok canım acıyor ama bir gün bitecek her şey’ dersin. Her defasında hangi şey bitirecek seni bilemezsin.

[sws_tweet_button title=”Twitter’da Paylaş” nickname=”soulcan” language=”en” count=”horizontal”] [/sws_tweet_button] [sws_1_google_button counter=”true” href=”http://www.f2r.net/av-mi-yoksa-avci-misin/” size=”standard”] [/sws_1_google_button] [sws_linkedin_button url=”http://www.f2r.net/av-mi-yoksa-avci-misin/” position=”right”] [/sws_linkedin_button]

[sws_red_box box_size=”630″]F2R.net’te MİSAFİR YAZAR OLUN! KAZANIN.. [/sws_red_box] [sws_divider_line]

Fırat

By Cumhur Dursun

Cumhur; Ankara doğumlu. Ziraat Yük. Mühendisi. Basketbol ve hentbol, bir zamanlar olmazsa olmazları. Askerlik sonrası Lever ile başlayan iş hayatı, devamında önemli firmalarla oluşturulmuş bir tecrübe ve bilgi denizine dönüştürmüş O'nu. Reklam oyunculuğu yaptığı günlerde, tanıştığı birinden öğrenmiş resim yazmayı ve 2003'te katıldığı bir seminerde de renklerin dünyasına düşmüş. O zamandan beridir; bazen yoğun bazen aylak, desenlerinin dünyasında. Desenlerine buradan ulaşabilirsiniz. Şimdilerde yazıyor, çiziyor, fikir üretiyor, websitesi tasarlıyor. Sitelerinden soulcan.com desenleri ile ilgili, f2r.net ise konusunda bilgili yazara ev sahipliği yapan bir blog. Sevmeyi, gülmeyi, seyahat etmeyi, okumayı, söylemeyi, dinlemeyi çok seviyor.

Leave a comment