Sen, Ben, Biz…

“Ben senin kim olduğunu biliyorum…
Sen, motorsiklete kasksız binensin… Arabada emniyet kemeri takmayan, uyarı sesini susturucuyla engelleyen… Tüp gaz kaçağını kibrit yakarak kontrol edensin… Kaldırımda yürürken yere tüküren…
Eğitimli, kültürlü insanı küçümseyen… Sen, sanatı sevmeyensin.. Hayatta hiç smokin ve frak giymeyen, giyenle dalga geçen… Kravat’a “medeniyet yuları”, papyon’a “kelebek” diyen…
Dolmuşta, otobüste ter kokan sensin…Pazarda ürünü tartan hileli terazisin… Sen değil misin, sınavda kopya, kavgada bıçak çeken?…
Namaz kılarken kötülük düşünen… Oruçluyken, tutmayana ana avrat küfredebilen… Sen, son model arabana tüp taktırtan sonradan görme…
Ucuza maletmek için malzemeden çalan müteahhit…
Bir hafta önce”I love you” şarkısı söylediğin futbolcuya, bugün “defol” diye bağırabilen taraftar…Özel ders verebilmek için sınıfta bırakan öğretmen…
Fıkrada, yol geçirmek için eşek bulamazsak, mühendis çağırırız diyen köylüsün… Kırmızı ışığın yanmasına yakın fren yerine gaza basan ayak, senin ayağın… Yeşil ışıkta geçen diğer arabaya tam gaz toslayan arabasın…
İşine geldiğinde mazlum, işine geldiğinde yalancısın…Fırsatını bulduğunda mağrursun, zalimsin…Kendinle baş başa kaldığında korkuyorsun, eziksin….
Daha bir çok şeysin…Ama en önemlisi;
Haddini bilmeyip, bizi de kendinle birlikte rezil edensin!
…peki ama, sen bizim kim olduğumuzu biliyor musun?
Biz gece yarısı başka araba yokken kırmızı ışıkta bekleyenleriz…Biz ancak iyi yetiştirebileceğimiz sayıda çocuk sahibi olan kişileriz…
Çocuklarımıza rüşvet paralarını saklamasını değil, dürüst ve iyi bir insan olmasını öğütleyenleriz…Bayrağı, vatanı, iyi ve dürüst insanı, oy için değil, gerçekten severiz biz…
Bir sokak kedisine yemek veren, bir köpeği okşayan el, bizim elimiz…Ahlaklı ve dürüst olmak için din’e ihtiyaç duymayız… Dinlere ve inançlı insana saygılı olanlarız… Biz okumayı, yazmayı severiz… Ayda en az bir kere tiyatroya, konsere gideriz… Dans ederiz, aşık oluruz, sevdiğimizle el ele yürürüz biz…
Eğitimin, eğitimli insanın, uzmanlaşmanın kıymetini bilen kişiler de biziz…
Antropoloji’nin “kafatasçılık”, diplomatların “monşer” olmadığını çok iyi biliriz…
Ülkemizi yurt dışında başarıyla temsil eden de…
Boş bir alana baktığımızda AVM değil, ağaçlandırmayı ve park yapmayı hayal eden de… Kavgada beyninden ve dilinden başka silah kullanmayan da bizleriz…
Rüşvet vermeyi teklif bile edemedikleri insanlar biziz, ki anlamazsın!…
Kanunlardan hem korkarız, hem saygı duyarız…Yalan ve hileyle seçim kazanmayı, kazanmak olarak algılamayız…Askere çağırdıklarında, sağlamsak çürük raporuna sarılmayız…Özgürlük önemlidir bizler için, dürüstlük de, onurumuz da…
Bizi özgürlüğümüze ve medeniyete kavuşturan Atatürk’ümüz daha da önemlidir… Lafımızı sakınmadan ve dolandırmadan söyleyebilen…
Doğru ve yanlışı en başından ayırdedebilen… Eğitimli insanın çevresini de aydınlattığını bilen kişileriz…
Ama en önemlisi…
Hiç bir zaman kandıramayacağın ve kendini saydıramayacağın insanlarız biz.”

Gulbin Macunluoğlu Paylasimi

By Cumhur Dursun

Cumhur; Ankara doğumlu. Ziraat Yük. Mühendisi. Basketbol ve hentbol, bir zamanlar olmazsa olmazları. Askerlik sonrası Lever ile başlayan iş hayatı, devamında önemli firmalarla oluşturulmuş bir tecrübe ve bilgi denizine dönüştürmüş O'nu. Reklam oyunculuğu yaptığı günlerde, tanıştığı birinden öğrenmiş resim yazmayı ve 2003'te katıldığı bir seminerde de renklerin dünyasına düşmüş. O zamandan beridir; bazen yoğun bazen aylak, desenlerinin dünyasında. Desenlerine buradan ulaşabilirsiniz. Şimdilerde yazıyor, çiziyor, fikir üretiyor, websitesi tasarlıyor. Sitelerinden soulcan.com desenleri ile ilgili, f2r.net ise konusunda bilgili yazara ev sahipliği yapan bir blog. Sevmeyi, gülmeyi, seyahat etmeyi, okumayı, söylemeyi, dinlemeyi çok seviyor.

Leave a comment